Yüzyıllardan beri insanların tedavi amacıyla kullandıkları tuz mağaraları özellikle solunum yolu rahatsızlıklarına iyi geliyor.
Tuz mağaraları daha önceden deniz ya da göl olan tuzlu su yataklarının kuruması sonucu oluşur ve bu oluşum yüzyıllar sürer. Ülkemizde Çankırı, Iğdır ve Nevşehir illerinde tuz mağaraları bulunur. Tuz mağaraları alternatif tıp kaynağının bir kolu olarak kullanılır.
İkinci Dünya Savaşı yıllarından beri önemi anlaşılan tuz mağaraları özellikle çocuklar arasında çok yaygın olan astım ve bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının tedavisinde etkilidir. Avrupa ve Asya’da bir tedavi yöntemi olarak çok sık başvurulan tuz mağaraları son yıllarda ülkemizde de yükselen bir alternatif tıp merkezi olmuştur.
Tuz mağaralarının en önemli özelliği antiseptik ve anti mikrobiyal olmasıdır. Bunun dışında tüm akciğer hastalıklarına iyi gelir.
Tuz ile tedavi sadece tuz mağaralarında değil açılan tuz terapisi merkezlerinde de sürdürülüyor. Bu şekilde yapılan tedaviye ise halo terapi deniyor. Halo terapi merkezleri tuz mağaralarından getirilen tuzların duvarların kaplanması sonucu oluşturuluyor.
Bu merkezlere gelen insanlar tuz odalarında belirlenen sürelerde kalarak şifa arıyorlar. Bu odalarda kalma süresi 20 ile 40 dakika arasında değişiyor. Her nefes alışverişte vücuda giren tuz molekülleri insan sağlığını olumlu yönde etkileyerek var olan hastalıklarında yok olmasını sağlıyorlar.
Tuz terapisinin iyi geldiği hastalıklar:
Zatürre, astım, broşit, sedef hastalığı, hırıltı, öksürük, nezle, soğuk algınlığı, orta kulak iltihabı, üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları, KOAH, uyku bozuklukları depresyon, cilt hastalıkları, sinüzit.
Ayrıca tuz terapisi sağlıklı olan insanlarda daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak için kullanabilir.
BİR YORUM YAPIN 0