İşte İstanbul'un en büyük aşkları
Orhan Kemal ve Nuriye Hanım
Orhan Kemal, eğitimini yarıda bırakarak geçinebilmek için bulaşıkçılık ve matbaa işleri yapar. On sekiz yaşında Suriye’den tek başına Türkiye’ye döner. Adana’da çırçır fabrikalarında (Milli Mensucat) işçilik ve kâtiplik yapmaya başlar.
Aynı fabrikada işçi olan Nuriye Hanım’la tanışarak 1937’de evlenirler. Nuriye Hanım’ın hayatı da tıpkı Orhan Kemal’inki gibi zorluklarla geçmiştir. Orhan Kemal, Cemile romanında Nuriye Hanım’a olan aşkını, çocuk yaşta yüklendiği zorlukları tüm ayrıntılarıyla gözler önüne serer.
Evliliklerinin birinci yılında ilk çocukları Yıldız dünyaya gelir. Yazar, hemen ardından askere çağrılır. Askerliğinin bitmesine kırk gün kala komünizm propagandası yapmak suçundan tutuklanır ve mahkemeden beş yıl ceza alır. Cezası kesinleşince karısına yazdığı bir mektupta şunları söyler: “Çok gençsin. Zaten hiçbir şey veremedim sana. Şimdi de beş yıllık mahkûmiyet girdi araya. İstersen ayrıl benden, kendine yeni bir yol çiz, beklemekle geçirme en güzel yıllarını. Çünkü karıcığım, biliyorum ki, buradan çıktıktan sonra daha da zor ve yoksulluk içinde geçecek hayatımız.”
Nuriye Hanım ise “Başımıza ne gelmiş ve gelecek ise ben razıyım.” diyerek Orhan Kemal’e bağlılığını gösterecektir.
