Türkiye gastronomi dünyasının en köklü organizasyonlarından biri olan 22. Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri, 17–20 Aralık 2025 tarihleri arasında Bahçelievler Kongre Merkezi'nde gerçekleştirildi; Dört gün boyunca yaklaşık 10 bin ziyaretçiyi ağırlayan organizasyonda, 30'dan fazla ülkeden 1.500 yarışmacı şef, 70'in üzerinde kategoride kıyasıya mücadele etti.
Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu (TAŞFED) tarafından düzenlenen Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri, dünyanın dört bir yanındaki şefler, gastronomi profesyonelleri ve sektör temsilcilerini İstanbul'da buluştu.
30'DAN FAZLA ÜLKE KATILDI

Türk mutfağının uluslararası gastronomi sahnesindeki güçlü konumunu bir kez daha gözler önüne seren bu organizasyon, ABD’den Fransa’ya, Güney Kore’den İtalya’ya, Azerbaycan’dan Brezilya’ya kadar 30’dan fazla ülkeden katılımcıyı ağırladı.
GENÇ ŞEFLER VE USTALAR KIYASIYA MÜCADELE ETTİ

Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri'nde 70'den fazla kategoride genç şefler ve ustalar arasında kıran kırana bir mücadele gerçekleşti. Bu organizasyon yalnızca bir yemek yarışması olmanın yanı sıra; gastronomi, kültür, turizm ve mesleki gelişimi aynı çatı altında buluşturan çok katmanlı bir platform olarak da öne çıktı.
TÜRK MUTFAĞININ MARKA DEĞERİNİ YÜKSELTİYORUZ

Dünya gastronomisinde mutfakların artık sadece lezzetle değil; kültürel kimlik, teknik disiplin, sürdürülebilirlik ve profesyonel standartlar ile değerlendirildiğine dikkat çeken Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu (TAŞFED) Başkanı Bayram Özrek, Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri’nin bu dönüşümde stratejik bir rol üstlendiğini şu sözlerle vurguladı.
"Türk mutfağı; tarihi, coğrafi çeşitliliği ve kültürel birikimiyle dünyanın en zengin mutfaklarından biri. Ancak bu zenginliğin uluslararası alanda kalıcı ve güçlü bir karşılık bulabilmesi, mutfağımızın doğru standartlarla, tutarlı bir anlatıyla ve profesyonel bir sistemle temsil edilmesine bağlı.
22'ncisini düzenlediğimiz Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri, Türk mutfağını yalnızca tarifleriyle değil; tekniği, disiplini ve kalite anlayışıyla dünya sahnesine taşıyan önemli bir platform. Amacımız, Türk mutfağının marka değerini yükseltirken, uluslararası ölçekte kabul gören standartlarla daha sürdürülebilir bir temsil modeli oluşturmak."
Özrek, ayrıca eğitimli, donanımlı ve uluslararası standartlarda yetişmiş şeflerin, Türk mutfağının küresel algısını güçlendiren en önemli unsur olduğuna dikkat çekti.
SADECE BİR YARIŞMA DEĞİL, STRATEJİK BİR GELİŞİM PLATFORMU

Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri’nin genç şefler için yalnızca bir yarışma alanı değil, uluslararası mutfak kültürüyle birebir temas kurabilecekleri stratejik bir gelişim platformu olduğunu vurgulayan Bayram Özrek, bu tür organizasyonların genç şeflere teknik yeterlilik kazandırmanın yanı sıra; disiplin, vizyon ve mesleki duruş açısından da önemli bir katkı sunduğunu şu sözlerle ifade etti.
"Bugün dünya mutfakları, yetiştirdikleri şeflerle konuşuluyor. Genç şeflerimizi uluslararası standartlarla, doğru eğitimle ve gerçek sahnelerde yetiştirdiğimizde; Türk mutfağının anlatısı da doğal olarak güçleniyor. Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri, bu anlamda Türk mutfağının geleceğine yapılan uzun vadeli bir yatırım. Buradan yetişen şefler, yalnızca mutfaklarda değil; Türk mutfağının küresel temsilinde de söz sahibi olacak."
ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU

Organizasyon kapsamında gerçekleştirilen bireysel ve ekip yarışmalarında, pratik ve display kategorilerinde yarışan şefler; teknik yeterlilik, yaratıcılık, hijyen, sunum ve lezzet kriterleri doğrultusunda titizlikle yürütülen bir değerlendirmeden geçti.
Sergilenen sunumlar ve yüksek teknik seviye, uluslararası jüri ve izleyicilerden büyük beğeni aldı. Ödül alan şefler, uluslararası arenada Türk mutfağını ve ülkelerini başarıyla temsil ederken; özellikle genç şeflerin elde ettiği dereceler, Türk mutfağının geleceği adına umut verdi.
TÜRK MUTFAĞINI KÜRESEL ÖLÇEKTE DAHA GÖRÜNÜR KILIYOR
22 yılı aşkın süredir aralıksız olarak düzenlenen Uluslararası İstanbul Mutfak Günleri, gastronomi turizmine sağladığı katkının yanı sıra; ülkeler arası kültürel etkileşimi güçlendiren ve İstanbul’u uluslararası gastronomi buluşmalarının önemli merkezlerinden biri haline getiren prestijli bir organizasyon olma özelliğini sürdürüyor.
Festival; sektör temsilcileri, markalar, eğitim kurumları ve genç şefler arasında kurulan iş birlikleriyle, Türk mutfağının küresel ölçekte daha güçlü, daha görünür ve daha sürdürülebilir bir konuma taşınmasına katkı sağlamayı amaçlıyor.
BİR YORUM YAPIN 0